Husqvarna Svartpilen 801 2025

Bazı motosikletler var ki, adeta bir espresso gibidirler – kısa, sert ve sonrasında tamamen uyanıksınızdır. Ve sonra Husqvarna Svartpilen 801 var. O, sıcak rüzgarla, altın ışıkla dolu ve tüm dertlerin birden sessizleştiği o ender yaz akşamı gibidir. İlk kez şirketin otoparkından eve sürdüğümde tam olarak bunu yaşadım. Toplantılarla, stresle ve maillerle dolu bir günün ardından, 20 dakika sonra artık hiçbir şey yoktu. Sadece kaskın altındaki o geniş, gerçek gülümseme. Bunu daha önce bir Ducati Scrambler veya rahat modda bir Harley-Davidson ile de yaşamıştım. Ama burada olduğu kadar belirgin değil. Neden mi? Çünkü Svartpilen, tüm duyularınızı kendine özgü bir şekilde meşgul ediyor – ölçülü, asla bunaltıcı değil, her zaman dertleri düşünmeye vakit bırakmayacak şekilde.

Husqvarna, Svartpilen 801'i şehir içi her yola uygun bir Allrounder olarak konumlandırıyor; kaldırım kenarında duraksamayan bir motosiklet. Temelini Mattighofen'den gelen tanınmış 799 cc paralel ikiz motor oluşturuyor, 270° krank mili yerleşimi ile 9.250 devirde 105 PS güç ve 8.000 devirde 87 Nm tork üretiyor. Şasi – krom-molibden kafes tüp çerçeve – kuru ağırlığı sadece 181 kg, sele yüksekliği 820 mm, deposu 14 litre kapasiteli. Ön tarafta 43 mm WP-APEX-USD çatal (140 mm süspansiyon hareketi, geri tepme ve sıkıştırma ayarlanabilir), arka tarafta ise WP-APEX monoshock (150 mm, geri tepme ve ön yükleme ayarlanabilir) çalışıyor. Önde 300 mm çift diskli ve radyal dört pistonlu kaliperli frenler, arkada ise 240 mm disk. Fabrikadan çıkarken Cornering-ABS, çekiş kontrolü ve üç sürüş modu (Street, Sport, Rain) mevcut; opsiyonel Dynamic-Paket ise Anti-Wheelie, MSR ve çeşitli seviyelerde Quickshifter sunuyor. Piyasadaki fiyatlar mı? Almanya'da bayi fiyatları 9.891 €’dan, Avusturya'da ise 9.499 €’dan başlıyor – bu donanıma sahip bir motosiklet için neredeyse uygunsuz derecede uygun fiyatlı. Güncel tekliflere buradan ulaşabilirsiniz.

İlk dikkat çeken şey: Devir göstergesine ihtiyacınız yok. Motor o kadar ince bir şekilde tepki veriyor ki, her zaman nerede çalıştığını hissediyorsunuz. Gaz kolu ve arka tekerlek – tek bir, homojen vücut gibi hissettiriyor. Alt devirlerde güçlü, üst devirlerde ise şaşırtıcı derecede vahşi. Günlük kullanımda genellikle orta devirlerde kullanıyorsunuz, nadiren yüksek devirlere çıkıyorsunuz – ona hız verdiğinizde. O zaman, rahat bir cruiser olan motosiklet, sıradan 100 PS'lik rakipleriyle kolayca baş edebilen sportif bir Naked’a dönüşüyor. Quickshifter oldukça akıcı çalışıyor, şanzıman temiz bir şekilde vites değiştiriyor. Akustik olarak, Husqvarna aksesuarlarından opsiyonel Akrapovic egzoz ucu, sıcak ve dolgun bir tını sağlıyor – belirgin ama rahatsız edici değil.

Rahat modda Svartpilen adeta bir cruiser gibi. Hafifçe yönlendirir, stabil kalır ve sert dönüş hareketlerini affeder. Sele, sizi rahatsız etmeden kendinizi bağlı hissetmenizi sağlayacak kadar geri bildirim verir. Kafanızda modu değiştirdiğinizde, o da ikinci yüzünü gösterir: sıkı, çevik ve hızlı geçişleri bile hassas bir şekilde alacak kadar istekli. Burada, Husqvarna test sürücülerinin, kendileri de gaz vermeyi sevenlerin, ayarları geliştirdiğini hissediyorsunuz. Ayar, aşırı sportif değil, ama kullanışlı – tam da bu çekiciliği sağlıyor.

Viraj ABS, ince ayarlı çekiş kontrolü, Quickshifter, seçilebilir sürüş modları – hepsi mevcut, hepsi işlevsel. İlginç bir şekilde, günlük kullanımda bu yardımcıların çalıştığını çabucak unutuyorsunuz. Svartpilen o kadar fazla mekanik güven sunuyor ki, menüye nadiren bakıyorsunuz. TFT ekran parlak, kontrastlı ve arka aydınlatmalı kontrol düğmeleri gece vakti tahmin yürütmenizi önlüyor.

Orta destekli gidon kıvırması ve dik oturma pozisyonu – her şey konsepte mükemmel uyum sağlıyor. Çakıllı yolları da sorunsuz bir şekilde alıyor. Fabrikadan çıkan Pirelli MT-60 RS yarı dişli lastikler bir söz veriyor: Asfalt onların rahat bölgesi ama yol devam ederse, sen de varsın. Yana yatışta iyi bir tutuş sağlıyorlar, ancak saf spor lastiklerden biraz daha stabil ve daha az kıvrak hissettiriyorlar – bu bir zevk meselesi. Ancak eleştiriler de var: Aşağı doğru bakan aynalar keskin görünse de, sizi yoldan gözünüzü ayırmaya zorluyor. Ve görsel olarak, orijinal veya aksesuar olsun, bagaj çözümlerini pek kaldıramıyor – bu biraz tasarımı bozuyor. Seyahat etmek isteyenler, tercihini sırt çantasından yana kullanmalı.

Ducati Scrambler 800, görünümde daha havalı ancak üst devirlerde daha zayıf ve belirgin şekilde daha pahalı. KTM 990 Duke gibi nakedbikeler benzer performans sunar, ancak her zaman biraz daha ileriye götürür. Küçük farklılıkların motosikletin karakterini nasıl değiştirdiği şaşırtıcı. Triumph Street Scrambler modelleri çekici, ancak Svartpilen'in sürüş dinamiklerini sunmuyor. Svartpilen bir nişi dolduruyor: Sürekli sizi zorlamadan sportif olabiliyor ve sıkıcı olmadan yavaşlayabiliyor.